"Minik kalplerini tahtaya iÅŸlediler"

Bu kez hastanede değil, sanat atölyesinde buluştular.

58

Küçücük yaÅŸtan baÅŸlayarak kalp tedavisi gören çocuklar Kalpten Kahraman isimli ahÅŸap atölyesi etkinliÄŸinde doktorlarıyla bir araya geldiler. Küçük elleriyle ahÅŸaba minik kalpler oyan çocuklar ve aileleri, ilk kez ahÅŸaba dokunmaktan, eserlerini yapmaktan, sanatın iyileÅŸtirici gücünü hissetmekten büyük mutluluk duydular. 

Hastalığı anne karnında saptanan, doÄŸum sonrası ilk ayında operasyona alınan, 5 yıllık hayatında 3 büyük kalp operasyonu geçiren ya da geçirdiÄŸi bir solunum enfeksiyonu sonrasında kendini aniden kalp doktorunun önünde bulan çocuklar… Küçücük yaÅŸlarda kalp sorunu ile tanışan bu kalp savaşçıları, Acıbadem Ãœniversitesi Atakent Hastanesi ve Çocuk Kalp Vakfı’nın ortaklaÅŸa düzenlediÄŸi Kalpten Kahraman etkinliÄŸinde bir araya geldiler. Farklı hikayelere sahip, yaÅŸları 6-13 yaÅŸ arası çocuklar, uzun tedavi süreçleri nedeniyle adeta ailelerinin bir parçası olarak gördükleri doktorlarıyla buluÅŸtular. Acıbadem Ãœniversitesi Atakent Hastanesi Kalp Cerrahisi Uzmanları; Prof. Dr. Ersin Erek, Doç. Dr. Selim Aydın, Doç. Dr. Bahar Temur, Çocuk Kalp Vakfı BaÅŸkanı Prof. Dr. Tayyar SarıoÄŸlu ve Prof.Dr. Yusuf Kenan YalçınbaÅŸ ile buluÅŸan çocuklar; AhÅŸap Sanatçısı Ayhan Tomak’ın atölyesinde sanatın iyileÅŸtirici gücünü hissettiler, tahtaya kalplerini oyarak kendi eserlerini yaratmak için çabaladılar. 

Her yarım saatte bir bebek, kalp sorunuyla dünyaya geliyor

Her yüz bebekten birinin kalp sorunuyla dünyaya geldiÄŸine dikkat çeken Acıbadem Ãœniversitesi Atakent Hastanesi Çocuk Kalp Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ersin Erek Kalp hayati bir organımız. Ancak maalesef bazı çocukların kalbinde sorunlar oluÅŸuyor. AraÅŸtırmalar, her 100 bebekten birinin, kalp kusuruyla dünyaya geldiÄŸini gösteriyor. Ãœlkemizde bu oran, yaklaşık 12 bin bebek demek. Kalp sorunuyla dünyaya gelen her 4 bebekten birine de ilk bir yıl içinde tıbbi olarak müdahale etmek gerekiyor. Ve yaklaşık bin bebeÄŸe de yenidoÄŸan döneminde müdahale edilmesi ÅŸart. Yani bu çocuklar yenidoÄŸan döneminden baÅŸlayarak küçük yaÅŸlarda bazen büyük operasyonlar olabiliyorlar. Bazıları ömür boyu sürecek tedavi-kontrol süreci yaşıyor. Dolayısıyla bu çocuklar ve aileleri doÄŸuÅŸtan savaşçılar. Biz onları kalp savaşçıları olarak adlandırıyoruz diyor. 

Kalp tedavisi gören çocuklar ile ailelerinin sosyal ve psikolojik olarak da etkilendiklerini belirten Prof. Dr. Ersin Erek, toplumda bu çocuklara pozitif ayrımcılık yapılması gerektiğini belirterek şunları söylüyor: Doğumsal kalp hastası olan çocukların büyük bir kısmı tedavi sonrası normal hayatlarına devam ediyorlar. Ancak bir kısmının tedavi-kontrol süreçleri yıllarca sürüyor. Dolayısıyla hem geçirdikleri operasyonlar hem de uzun yıllar süren hassas tedavileri nedeniyle kendilerine ve ailelerine psiko-sosyal destek gerekebiliyor. Kalp hastası olduğunu saklayan çocuklarımız var, hastalığı nedeniyle evde eğitim gören çocuklarımız var. Bir sürü zorluğa göğüs geriyorlar. Bu yüzden rehabilite edici aktivitelere ihtiyaçları var. Böyle bir etkinlik düzenleyerek onların sanatla buluşmasını ve sanatın iyileştirici gücünü hissetmelerini sağlamak istedik. Görüyoruz ki, doğru bir karar vermişiz, çocuklarımız çok eğlendiler.

Kalp sağlığı eğitimi çocukluktan başlamalı

Etkinliğe katılan Çocuk Kalp Vakfı Başkanı Prof. Dr. Tayyar Sarıoğlu vakfın hem kalp hastası çocukların sağlığına hem de toplumda kalp sağlığını korumaya yönelik faaliyet gösterdiğini belirterek şunları söylüyor: Sağlıklı toplum için kalp sağlığı en önemli konulardan biri. Bunun için eğitime çocukluk yaşlarında başlamalı ve sağlıklı alışkanlıklar geliştirmesine destek vermeli. Bunların başında çocuğun sağlıklı beslenmesi, spor yapması, zararlı alışkanlıklardan kurtulması ve stresini yönetmesi gibi konular geliyor. Eğer bu yaşamsal alışkanlıkları çocuk yaşlarda geliştirirsek, yetişkinlikte kalp ve damar sağlığıyla ilgili sorun yaşama riskini çok düşürmüş oluruz. Zira, dünya genelinde birinci ölüm nedeni olan kalp hastalıklarının yüzde 80'i önlenebilir. Ayrıca kalp hastalıklarının ekonomik yönü de var. Bugün 85 milyonluk ülkemizde kalp ve damar hastalıkları için yılda 20-25 milyar lira harcanıyor. Çocukları bu konuda yetiştirirsek hem toplumsal sağlığı koruruz hem de ülkeye olan ekonomik yükünü azaltırız.

EtkinliÄŸe katılan aileler, kendi çocuklarının tanı ve tedavi süreciyle ilgili hikayelerini anlattılar: 

28 günlükken ilk ameliyatını oldu

EtkinliÄŸe katılan Berat Ä°smail ErtaÅŸ, dünyaya gözlerini açtığı 25. günden itibaren aynı hastane ve aynı doktorlarla tedavisini sürdüren ve ÅŸimdi 10  yaşında olan küçük kalp savaşçılarından biri. Annesi Habibe AytaÅŸ, tedavi süreci hakkında ÅŸu bilgileri veriyor: DoÄŸduktan sonra dili morarır gibi oluyordu sonra düzeliyordu. Şüphelendik, internette araÅŸtırdık. Kalp hastalığı belirtisi olabileceÄŸi yazıyordu. Hemen doktora gittik. 28 günlüktü ilk ameliyatını olduÄŸunda. YoÄŸun bakımda 25 gün kaldı. Sonra ikinci kez bir bypass ameliyatı oldu. Åžu anda da ana damarlarda bir tıkanıklık var ama takip ediliyor, ameliyata ÅŸimdilik gerek görülmüyor. Ä°lerde ne olur bilinmez tabi.

Doktorun önerisiyle yüzmeye başladıklarını ve Berat'ın yüzmeyi çok sevdiğini söylüyor Habibe hanım. Berat'ın bu süreçten en az etkilenmesi için öncelikle ona tüm süreci doğru bir şekilde anlattıklarını belirterek Şansımız da aynı hastane ve aynı doktorlarla 10 yıldır tedavimizin devam etmesi. Onları ailenin bir parçası olarak görüyor. Hastaneye geldiğimizde, tüm doktorları ziyaret etmek ve görmek istiyor. Hepsini görmeden ayrılmak istemiyor. Artık onlar doktor değil, Berat'ın amcaları, ablaları oldu.

En sevdiği yemek yaprak sarması ama ona yasak

Derya Tokgöz, 3. doÄŸumunda ikizlerini kucağına alan bir anne. Ä°kizleri 9 yaşına geldiÄŸinde Mehmet’in kalp kapağında bir sorun saptandığında, hayatlarının akışının nasıl deÄŸiÅŸtiÄŸini şöyle anlatıyor: Ä°kizimden biri Mehmet'te, 9 yaşındayken kalp sorunu saptandı. MeÄŸer geçirdiÄŸi enfeksiyonlar kalp kapağını etkilemiÅŸ. Åžok olduk duyunca. Nasıl aÄŸladık öğrenince anlatamam, Önce stent takıldı ama yetmedi, tamir amacıyla kalp ameliyatı oldu. Sonra 2021 yılında, pandemi döneminde kalp kapakları metal kapakla deÄŸiÅŸtirildi. Çok şükür ÅŸimdi iyi. Ama kan yoÄŸunluÄŸunu ideal seviyede tutmak için bir ilaç kullanıyoruz. Elini deldiÄŸimiz bir alet var, her gün onunla kan yoÄŸunluÄŸunu ölçüyor ve ilaç dozunu ayarlıyoruz. Fakat kan yoÄŸunluÄŸu, yeÅŸil sebzelerdeki bazı maddelerden etkileniyor. Dolayısıyla oÄŸlumuz roka, salata, ıspanak gibi hiç yeÅŸil sebze yiyemiyor. Yaprak sarmasına bayılır mesela ama onu da yiyemiyor. Kan yapsın diye yedirdiÄŸimiz ciÄŸer, kırmızı meyveler de yasak. 

Anne karnında tanı kondu


Ali Kaan Åžahin, 10 yaşında. Kalp hastalığı anne karnında saptanmış. Babası Hüseyin Åžahin, Doktor, önemli bir hastalık olduÄŸunu doÄŸum sonrası tıbbi müdahale edilmezse hayatını kaybedeceÄŸini söyledi. Ä°nanamadık önce! DoÄŸum sonrası ciddi bir tedavi süreci baÅŸlamış oldu. Uzun yoÄŸun bakım tedavileri, 4 küçük bir büyük kalp ameliyatı derken 4 yaşındayken kalp pili takıldı. Çok şükür ÅŸimdi iyi. Ama kendi de biz de çok dikkat ediyoruz diyor. 

Anne baba olarak tüm dikkatlerini Ali Kaan'a verdiklerini, başka çocuk sahibi olmayı düşünmediklerini belirten baba Şahin, oğlunun kalpten bir kahraman olduğunu belirtiyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: Ali Kaan, akranları gibi çocukluğunu yaşayamadı. Hayatı hastane koridorlarında, ameliyathanelerde geçti. Okula gönderdik ama göğsünü çarpmış bir yere okulda. Kalp pili olan çocuklar için bu riskli bir durum. O yüzden evde eğitim görmeye başladı. Kendisi akıllı ve bilinçli bir çocuk. Durumu kabullendi ve sağlığına dikkat ediyor. Diyelim eve biri geldi, akıllı telefon pilinin çalışmasına zarar verdiğinden kendisinden uzak tutması için uyarıyor. Yoğun efor gerektiren oyunlardan uzak duruyor, gerektiğinde dinleniyor. Biz de Ali Kaan’ın bakım ihtiyacı nedeniyle başka bir çocuk yapmak istemedik. Tüm enerjimizi ve zamanımızı ona harcıyoruz. Doktor denizin ona iyi geleceğini söylüyor. Her hafta sonu deniz kenarına gidiyoruz.

Açık kalp ameliyatı olsun istemedim

Yüzmeye giderken sık sık yorulduÄŸu fark edilen Beren Deniz Koç için doktorun kalbinde delik olduÄŸunu söylemesiyle tedavi süreci baÅŸlamış oldu. Annesi Sevim Koç, kendilerine önerilen açık kalp ameliyatına hiç sıcak bakmadığını söyleyerek Göğsünde büyük bir izle yaÅŸamasını istemedim. AraÅŸtırdım. Sonunda kapalı ameliyat yapan doktora ulaÅŸtım. Bir yıl önce ameliyat gerçekleÅŸti. Åžimdi gayet saÄŸlıklı. Ameliyat sürecini de ona hikayeleÅŸtirerek ve hafifleterek anlattım. Gülerek ameliyata gitti. O yüzden çok etkilenmedi diyor. 

Tekvando yaparken sık sık hastalanıyordu


13 yaşında olan Ãœmmü Ece Tombak'ı, tekvando yaparken sık sık hastalanınca doktora götüren annesi Güler Tombak, kalbinde sorun olduÄŸunu duyduÄŸunda bile inanamamış. Tekvando oynarken saçları terliyordu, soÄŸuk alıyor diye düşündük. Bir kere babasının gözünün önünde tıkanır gibi olmuÅŸ. Bir iki kere öyle olunca, soluÄŸu doktorda aldık. MeÄŸer kalbinde delik varmış. Bu deliklere doÄŸum sonrası 7 yıl içinde fark edilip, müdahale edilmesi daha iyiymiÅŸ.  Maalesef Ãœmmü Ece'ninki fark edilmedi. Doktorlar anjiyo sırasında deliÄŸin kapanmayacak kadar büyük olduÄŸunu tespit ettiler. Kızımız ertesi gün ameliyata alındı. Åžimdi çok iyi. Doktorumuz istediÄŸi sporu yapabileceÄŸini belirtiyor diyerek anlatıyor kızının hikayesini…



Giriş: 07 Haziran 2024 | Güncelleme: 07 Haziran 2024 | Okunma: 58


Kaynak: Acıbadem Basın Bülteni




Bu karekodu kullanarak haberi telefonunuzda görebilir ve paylaşabilirsiniz.