Tibet Çanakları İle Ses Terapisi
Binlerce yıldır şifa amacıyla kullanılan Tibet Çanakları, günümüzde de rahatlatıcı etkisi nedeniyle ses terapisinde kullanılıyor. Yoga ve nefes terapileriyle birlikte de kullanılan Tibet çanakları, psikologların da ilgisini çekiyor.
Hindistanlı şifacı Dr. Alok Choudhuri ile birlikte ses terapileri gerçekleştiren Psikolog Ürke Yağmur Demiroğlu, Tibet çanaklarının zihni sakinleştirdiğini, kan basıncını düşürdüğünü ve insanda içsel bir huzur hali sağladığını söyledi.
Ses ve müzik eski çağlardan beri tedavi ve meditasyon amacıyla kullanılıyor. Bunun için kullanılan araçlardan biri de Tibet Çanakları. 2 bin 500 yıl önce Buda'nın şifa için kullandığı kaydedilen bu çanaklarla, günümüzde de ses terapisi yapılıyor.
Tibet çanaklarının kullanımıyla ilgili eğitim vermek için Türkiye'ye gelen Hindistanlı şifacı Dr. Alok Choudhuri, Denizli ve İstanbul'da Tibet Çanakları ile grup terapileri ve bireysel terapiler yaptıktan sonra ülkesine döndü. Bu konuda önemli bilimsel araştırmalar yapıldığını ifade eden Choudhuri, geleceğin ilacının frekans ve sesler olduğunu belirterek, ilaçsız bir dünya hedefi için çalıştıklarını söyledi.
Tibet Çanaklarının dünyada Himalaya Çanakları olarak da bilindiğini kaydeden Dr. Alok Choudhuri, Evrenin başlangıcından beri her zaman ses vardı. Her şey ses. Bunu çok eski yazıtlarda da görüyoruz. Tibet çanakları 60-70 yıldır modern bilim tarafından fark edildi ve kullanılmaya başlandı. Frekansları doğru kullandığınızda her şeye iyi geliyor dedi,
Dr. Alok Choudhuri'nin Türkiye programını organize eden Mavi Ada Terapi Merkezi'nin kurucusu Psikolog Ürke Yağmur Demiroğlu ise, Tibet çanakları ile yapılan ses terapisinin zihni sakinleştirdiğini, kan basıncını düşürdüğünü, uykusuzluk, yorgunluk ve strese iyi geldiğini ve insanda içsel bir huzur hali sağladığını dile getirdi,
Şifalandırıcı etkisi nedeniyle Tibet Çanakları ile ses terapisini zaman zaman psikoterapilerin içine entegre ettiğini belirten Psikolog Ürke Yağmur Demiroğlu şunları söyledi: Tibet çanakları ile yaptığımız grup terapilerinde etkisini gözlemledim. Duygu bedende açılımlara vesile oluyor. O açılımla birlikte kişi bir şeyin farkına varabiliyor. Bazen başka sübtil bedenlerimizden de mesajlar gelebiliyor. Kişinin hayatında bir blokaj varsa, onun için bir niyetle oturduysa, seanstan sonra o sesler belirli bir yere dokunuyor ve kişide bir farkındalık yaratıyor. O duygu neden oradan çıktı, O vizyon neden geldi, Onu sorduğumuzda bizi çözüme ulaştırabiliyor. Ama değilse çok iyi bir uyku için, daha sakin bir hayat için, daha farkında daha odaklanmış bir zihin için etkili oluyor. Özellikle bebekler ve çocuklar bundan çok faydalanıyor.
Grup seanslarından sonra birebir geri bildirim çok önemli. Duyguyu ya da bir rahatsızlığı ortaya çıkarmak kolay ama ondan sonrasında çıkan bu duyguyla ne yapabilirim ne anlatıyor bunları düzenleyip yeniden çerçevelendirmek gerekiyor. Tibet Çanakları ile ses terapisi; nefes seansları ve yoga seanslarının içine de çok güzel entegre edilebiliyor.
Ses Çanakları Nedir
Ses çanakları, antik dönemlerden beri kullanılan ve günümüzde de hala tercih edilen müzik aletlerinden biridir. Genellikle metal alaşımından yapılan ve çeşitli boyutlarda bulunan bu çanaklar, zarif ve etkileyici sesleriyle dikkat çekerler. Son yıllarda meditasyon amaçlı sıkça tercih edilmektedir.
Ses Çanakları Nasıl Etki Eder
Bütün nesne ve canlıların kendilerine has titreşimleri vardır. Bizlerde olumlu veya olumsuz düşüncelerimizle yaydığımız titreşimler sayesinde diğer nesne ve canlılarla iletişim kurarız. Bir çanak, uygun bir şekilde titreştiğinde, doğal titreşim frekansında rezonansa geçer ve bu da çevredeki havayı ve nesneleri titreştirir. Rezonans yasası adını verdiğimiz bu durumu anlamak, ses çanakları eğitimi sırasında, çanakları en iyi şekilde çalmanızı ve onların benzersiz titreşimlerini kontrol etmenizi sağlar.
Faydaları Nelerdir
İçsel iyi oluş halini arttırır.
Negatif enerjileri temizler.
Duyguları dengeler.
Uykusuzluk (insomnia), yorgunluk ve strese iyi gelir.
Kronik ağrı ve anksiyeteyi azaltır.
Bağışıklık sistemini güçlendirir.
Kaynak: Karadeniz Sağlık Ajansı