Büyük İkramiye


Ömür sermayemiz her geçen gün tükeniyor. Sayılı nefeslerimiz azalıyor. Her canlı gibi bizler de göçeceğiz. Zaten hayat hep göçten ibaret aslında. Konar göçer  bir hayatımız var. Biz yok idik her şeyi yoktan var eden Yüce Yaratıcımız bizi ana rahminde var etti. Böylece yolculuk başladı. Dokuz ay süren buradaki hayatımız da sona erdi ve oradan ikinci durağımız dünyaya göçtük. İşte şimdi buradan da göçeceğimiz vakti bekliyoruz. Burada da geçici iskana tabiyiz. Zira üzerinde yaşadığımız dünyanın-evrenin kendisi de sonlu. Sürekli iskan ahrette. Sürekli olana yatırım en akıllıca iştir. Zira daha kıymetlidir. (A'lâ 87/16-17, Duha 93/4) 

Ancak insan aslında yok olmayacak. Zira göç olacak buradan. İskan süremiz bitince, hak vaki olunca göçeceğiz yine. Öleceğiz. Bu dünyaya öleceğiz ama ahrete doğacağız aslında. Kabir, dünyanın çıkış kapısı ahretin de giriş kapısıdır. Ölüm aslında hayatın format değiştirmesidir. Adres değişikliğidir. Son durak mahşer meydanı. Ardından yapılacak yargılama neticesinde ya ödül yeri cennete, ya da ceza yeri cehenneme gidilecek. Böylece konar-göçer hayat da sona ermiş, sürekli iskan başlamış olacak.

Şimdi bu hayat yolculuğumuzda en dikkat edilmesi gereken bölüm hiç şüphesiz dünya hayatıdır. Zira buradaki hayatımız aslında ebedi hayatımız olan ahiretimizin de şekillenmesine sebep olacaktır. Yani geçici iskan yerimiz bize kalıcı iskan yerimizi de kazandıracaktır. Bu sebeple çok iyi değerlendirilmelidir. Unutmayalım dünya ahiretin tarlasıdır.

Ancak dünya hayatı aldatıcıdır. Dikkat etmek lazım. Aksi takdirde kaybeden biz oluruz. Bu konuda Yüce Yaratıcımız tarafından uyarılıyoruz: Dünya hayatı sakın sizi aldatmasın, o aldatma ustası(Şeytan) da sizi Allah hakkında kandırmasın (Fatır35/5) İşte bugün en büyük sıkıntı da budur. Allah'ı, ahreti unutarak yaşamak, Allah yokmuş gibi yaşamak çağımızın hastalığı halinde gelmiş durumda.

 Müslüman toplumlarda haram-helal duyarlılığı da giderek azalmaktadır. Dünyevileşme hastalığı bünyemize sirayet ediyor. 

Bakınız her sene miladi yıl sona ererken bir Yılbaşı-Noel Baba-Piyango mevzuuları gündeme gelir. Normalde müslümanın gündeminde olmaması gerekir değil mi. Öyle ya Müslüman için yılın sonu ya da yılın başı fark etmez. Zamanı yaratan Allah'tır. Önemli olan onu nasıl yaşadığımızdır. Ama burada yılbaşı kutlamaları adı altında birçok haram işleniyor. Yıl başından kasıt Hz.İsa’nın doğumu ise bir Peygamber'in doğumu böyle mi karşılanır. Hayır. Yılbaşından kasıt Noel  kutlamalarının bir parçası olmak ise o zaten sakat. Zira Hıristiyanların bayramıdır, bizimle alakası yoktur. Hıristiyan ya da Yahudileri onların dinine ait bir takım ritüellerle  taklit etmek ise yasaklanmıştır. Dinen günahtır. Bu böyle bilinmelidir. Ne var bunda canım diyerek hafife almanın gereği yoktur.

Noel Baba mevzuu da Hıristiyan kültürünün bir parçasıdır. Hatta öz itibariyle Hıristiyanlıkta da yoktur ama sonraları eklemlenerek bugün onların bir parçası haline gelmiştir. Ne yazık ki kültürel istila sonucu bize de bulaşmış durumda. Nasıl bulaşmasın. Minik yavrularımıza  çizgi filmler yoluyla Noel Baba aşılanıyor. İnsanımız dizi-sinema vs yolla bunlar empoze ediliyor. Bakıyorsunuz cadde ve sokaklar noel baba kostümlü adamlardan geçilmiyor, vitrinler hep aynı tarzda süslenmiş, AVM'ler çam ağacı ile rengârenk süslenmiş. Bütün bunlar insanımızın zihin dünyasına işleniyor. Zaten daha çocukken başlayan bu zihin iğdişi daha sonraki evrelerde de devam etmektedir.

Diğer taraftan Piyango mevzuu da üzerinde durulması gereken meselelerden. Bir müslüman şunu bilmeli ve inanmalı ki her ne tür olursa olsun piyango kumardır ve kumar(meysir) da dinen haramdır. Hatta Kur'an'ın ifadesiyle şeytan işi bir pislik'tir. ( Maide5/90). Tıpkı alkol/içki gibi pisliktir. Burada iki şeyi hatırlatalım:

1-Piyango kumardır, haramdır ve bulaşan için  uhrevî sonuçları olacaktır. 

2-Piyangodan büyük ikramiye çıkanların hayatına bakılırsa sonlarının dünyada da hüsran olduğu açıkça görülecektir. İbret almak lazım. Bir gazetenin attığı şu manşet düşündürücü: Piyango Talihsizleri Bir diğeri de şöyle yazmıştı: Talihsiz Talihliler

Dostlar, asıl büyük ikramiye nedir biliyor musunuz. Büyük ikramiye, piyangoya vereceğin 100 lirayı bir fakire vermendir(infak). Hem de kazanma garantili. Öyle bir ikramiye ki karşılığında 1'e 10, 1'e 700 alıyorsun. Kim bilir bekli de 1'e 7 bin hatta 1'e 700 bin. (Bakara 2/261, Enam 6/160 )


Okunma Sayısı: 606